Yolda kalan Devrim'le ilgili bilmedikleriniz!
İlk yerli otomobil yolda boyandı
1960'lı yılların başında Türkiye'nin ilk yerli otomobili Devrim'in yapıldığı fabrikada stajını yapan Makine ve Otomotiv mühendisi Hikmet Ersoy, o yılları ve Devrim'in hayata geçiş öyküsünü kaleme aldı.
İşte o zamanların stajyer mühendisi Ersoy'un 'mühendis ağabey'lerinin Devrim yolculukları...
Türkiye'de konu ile ilgili 'sanayi'nin 'S'si bile yok. Vida dahi imal edilemiyordu. 20 mühendis görevlendirildi.
Bir Polonya markalı eski otomobil söküldü ve hayatlarında hiç otomobili olmamaş, kaputu dahi açıp motoru bile görmemiş (o zamana gore ağabeyim yaşdaki mühendisler) paçaları sıvadılar.
Ben o tarihte mühendislik stajımı Eskişehir'deki TCDD fabrikasında yapıyordum. 3 ay bu imalatta bana verilen görevleri yaptım. Bursa'dan 2. kaporda ustası getirildi. Onlar Türk zekasını kullanarak örnek alınan otomobile bakarak alçıdan modeller yaptılar, kaporta kısmı yapıldı.
Motor dökümleri çok iptidai şartlarda yapıldı. O da Türk işçi ve ustalarının özverili çalışmaları ile oldu.
proje Haziran sonuna kadar verilmiş olmalıydı. Zamanın Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel (Cemal Ağa) de “Ben 29. Ekim'de bu otomobil ile Ankara Hipadrom'da halkı selamlayacağım” demişti
"Emir, emirdir" sözünden yola çıkan mühendisler ve ustalar bu iki otomobili 27 Ekim 1962'de bitirdiler. O gün dış boyanın kapası yapılmış fakat pasta cilası yapılmamıştı. İkinci usta gece tren Ankara'ya giderken yolda pasta cilayı vagon üzerinde yaptılar.
İki Devrim otomobili Ankara Garı'nda trenden indirilecek ve ilk benzin istasyonunda benzin ikmali yapılacaktı. (Bildiğiniz gibi bugün bile fabrikadan yola çıkan otomobillere benzin az miktarda konur) Fakat... otomobili istasyonda teslim alan görevliler sanırm “Aman birsey olmasin, kimse ellemesin“ düşüncesi ile benzin ikmali yaptırmadan otomobili Çankaya'ya götürdüler.
Tabii yolda benzin de bitmişti. Bizim mühendisler tedbirliydi, yanlarında bir bidon da benzin getirmişti. Hemen onu ilk krem renkli otomobile koymaya başladılar o arada Cemal Ağa merdivenlerden iniyordu.
Onu otomobile buyur ettiler. Fakat o "Ben arkadaki siyah arabaya bineceğim” demez mi. Ve bindi o otomobilde benzin yoktu. Mühendis şoföre “Haydi çalıştır" dedi
Ve otomobil dış kapıya varadaman stop etti. Cemal Aga, “Durumu düzeltin, ben yarın bu otomobil ile Hipatrom'da halkı selamlayacağım" dedi. Otomobile benzin konuldu, ertesi gün Cemal Aga, siyah Devrim otomobili ile halkı selamladı.
Sonra ne oldu? Bazı basınımız "Yolda kalan yerli otomobilimiz" yaygarası yaptılar, hala da yapıyorlar
Bu otomobilin bir tanesi Eskişehir TCDD Müzesi'nde ve çalışır vaziyette, isteyen görebilir.İşte sanayisi hiç olmayan bu otobilin imal edilmesi bugünün güçlü Türk otomotiv sanayisinin temeli olmuştur.
Ben de "Çorbada tuz misali..” bu otomobilin imalatında yardımcı mühendis olarak çalıştıktan sonraFord Otosan'a geçtim. Orada yinebazılarınca (!) çok tenkit edilen Anadol'u sonra Transit minibusü, Ford kamyonu imal ettik
Bunlar da Türk otomotiv sanayinde çığır açmış ve günümüzde güçlü "Türk otomotiv yan sanayisi"nin kurulmasına vesile olmuştur. Türk otomotiv sanayi bugün yedek parça ve mamül olarak 67 ülkeye ihracat yapmakta ve 450 bin kişiye iş sahası yaratmıştır. Ve en büyük ihraç kalemlerimiz bunlardır. Tenkit etmek işin en kolay tarafıdır, mühim olan başarmaktır. Kaynak 20 01 14 Habertürk
Patent Nedir Yorum: Devrim Otomotivinde emeği geçen tüm büyüklerimize teşekkür ederiz gerçek tarih sizi unutmayacak.
Patent Marka Uzman Avukat Kimdir
Amazon Marka Kaydı Tescili Nedir ?